28 Kasım 2012 Çarşamba

ben döndüm yaşasın mı?

Nerden aklıma geldi bu blogu açmak bilmiyorum ama ne kadaaaaar uzun zaman olmuş. hala okuyan birileri kalmış mıdır bilmiyorum ama yazmak istedim. ben olsam beni merak ederdim çünkü :P

 evlendim ben! evet sevgilim ellerinde çiçeklerle döndü dizleri üzerine çöktü ve benden af diledi beni çok sevdiğini söyledi sonrası bildik tantana, evlenme teklifi, söz, nişan, düğü, balayı vs vs vs. her şey o kadar hızlı gelişti ki 3 ay içinde evli bir kadına dönüştüm. hayat işte insana neler sunacağı belli olmuyor. hatta şu an hamile olma ihtimalim bile var ki inşallah öyleyimdir dualarınızı bekliyorum bu konuda. bir çocuğu çok istiyorum çünkü. çok güzel bir evim var ilerleyen yazılarımda fotoğraflarını paylaşmak isterim. küçük ama şirin. eksiklerimizi adım adım tamamladığımız. evimin hanımı oldum anlayacağınız. yemek yapmalar pasta börek. hatta inanmayacaksanız ama güne bile girdim. liste sonundayım ama olsun.

hayat çok garip işte. haziranda neler yazmışım şimdi neler yazıyorum. blog yazmayı özlemişim buraya yazmak insana iyi hissettiriyor aslında. artık her gün yazmaya çalışıcam. ve hepinizi okumaya tam gaz devam. ne de olsa evdeyim yapcak işim yok.

nihahahaha. hepsi şaka! çok kötüyüm evet. saralım başa o zaman.

evlenmedim tabiki de. ben evlilikten korkan bi insana dönüştüm geçtiğimiz sürede. sorumluluk almaktan mı korkuyorum nedir.

sevgilimle barıştığımız konusu doğru ama. son iki günü saymazsak çok daha sağlıklı bi ilişkimiz olduğunu söyleyebilirim. evlenmemize de hala çok var. çünkü bireysel olarak hala bişeyleri başaramadık. iş kariyer vs gibi. ve evlenmek için bunlar lazım tabiki. (chuck ve blair çifti gibi hissettim kendimi şu cümlelerden sonra)

okulum bilinmez bi lanetle ilerlerken bu ocak ayında ondan tamamen kurtulmuş olucam. ve çok garip ki ocak ayında yüksek lisansa başvuruyorum. tek sorunum dil problemi. dilerim dil sınavından geçerim. bana dua edin. hatta önerilerde bulunun bilen varsa. kitap mesela.
öte yandan kpssye hazırlanıyorum. ve şaşırtıcı olan bu sefer gerçekten hazırlanıyorum. hayatımın hiçbir döneminde bu kadar istikrarlı ders çalışmamıştım. tüm planlarıma uyuyorum. uykusuz kalmak pahasına da olsa işlerimi bitirmeden gün bitirmiyorum falan.
çocuk gelişimine gidiyorum bi yandan. anladım ki ben tek işle yetiniyorum hayatım bi koşturmaca içinde olmalı ki yaşadığımı hissedeyim.

ay anlatmak istediğim bi dünya mesele var. o kadar çok ki. neresinden başlasam bilemiyorum. o zaman toparlayıp öyle yazayım.

burayı gerçekten özlemişim yahu. hadi bana "iyiki döndün" diyin de kendimi daha süper hissedeyim :)